S.S.S.
HPV (Human Papilloma Virüs) Nedir ?
HPV , genital siğil olarak bilinen kondilomların oluşmasından sorumlu olan viral bir enfeksiyondur. Cinsel yolla bulaştığı bilinen bu virüs , insan vücudunda uzun yıllar herhangi bir belirti vermeden varlığını koruyabilmektedir. Son yıllarda özellikle büyük şehirlerde, çok eşliliğin yaygın şekilde yaşanmasının da etkisiyle yaygınlığı artan HPV, kişilerin huzur ve konforunu kaçırıyor.
Ancak bu noktada iç rahatlatıcı bir ayrıntıyı paylaşmak gerekir. HPV, vücuttan atılabilen bir virüstür. Bu, tüm uluslararası HPV kongrelerinde bilinen ve ortaya konulan bir gerçektir.
Hpv’nin 40 tipi yüksek veya düşük risk olarak belirlenmektedir. Bu tiplerden 15-20 tanesi ise yüksek risk onkojenik tiplerdir. DNA testi ile düşük düzeyde bulunan Hpv varlığı saptanmaktadır.
HPV (Human Papilloma Virüs) , cinsel yolla bulaşarak, rahim ağzı kanseri, penis kanseri, ağız ve gırtlak kanserlerine neden olmaktadır. Genital bölgeye yerleşerek siğil oluşumuna da yol açabiliyor. Tedavi edilmesi ve kontrol altına alınması için muayenelerinizi ihmal etmeyin !
HPV (Human Papilloma Virus) Belirtileri Nelerdir ?
HPV genellikle kişinin kendi kendine yaptığı muayene esnasında anlaşılmaktadır. HPV’nin kuluçka döneminin değişkenlik göstermesi sebebiyle kendini hemen belli etmemesi sıkça görülen bir durumdur. Yani enfekte olur olmaz belirti vermeyebilir. Bu durumda kişinin kendini iyi analiz etmesi, herhangi bir şüpheli durumda uzman bir doktordan yardım alarak hastalığın teşhis edilmesi gerekmektedir.
İlk belirtiler arasında; enfekte olan bölgede kaşıntı ve siğil görülmektedir. Bu tarz şüpheli durumlar sonrasında doktor muayenesi ve HPV Testi ile HPV’nin varlığı kesinleştirilir. Hpv kendi haline bırakıldığında belki 2 sene sonra vücuttan atılacak ancak önemli olan o süre içerisinde vücudunuza en az tahribatı vermesidir. Bu nedenle hpv vücutta ne kadar az durursa sağlığınız açısından o kadar olumludur.
HPV, kadın hastalarda en sık 18-25 yaşlarında, erkek hastalarda ise en sık 23-30 yaşları arasında görülür. İleri ki yaşlarda nadiren ortaya çıkan HPV, 50 yaş üstü kadınlarda da görülebilmektedir. Genital bölgede çıkan siğiller sıradan değildir. Erken teşhis çok önemlidir.
HPV Testi (HPV–DNA–PCR) Nedir?
HPV-DNA PCR tekniği uygulandığında düşük düzey HPV pozitiflikleri de yakalanabilmekte ve latent, sinsi enfeksiyonlar dahi saptanabilmektedir. Hastalığın erken tanısında HPV Testi büyük önem taşımaktadır.
Erkeklerde ve kadınlarda eğer siğil benzeri oluşum yok ise erkeklerde postüral sürüntü, kadınlarda da smear fırçasıyla alınan vajinal doku örnekleriyle Hpv testi yapılmaktadır. Genital siğil oluşumu var ise siğillerden alınan örnekle Hpv testi çalışılabilmektedir.
HPV Testi (HPV-DNA) Kimlere Yapılır ?
-
Cinsel hayat aktifliğinin 3. Yılından itibaren tarama amaçlı yapılması ve her 3 yılda bir tekrarlanması gerekmektedir.
-
Pap-smearde ASCUS/ LSIL saptanması sonrasında kolposkopi endikasyonunun belirlenmesi amacıyla yapılması gerekmektedir.
-
Tedavi bitiminde HPV pozitifliğinin takibinin gerçekleştirilmesi amacıyla yapılmalıdır.
Tarama Testleri Neden Yaptırılmalıdır?
Hpv’nin , Rahim Ağzı ( Serviks ) kanserinin %90’nından sorumlu olduğu bilinmektedir. Erkeklerde ise testis kanserine yol açabilmektedir. Bu nedenle HPV enfeksiyonu var ise erken teşhis oldukça elzemdir. Tarama testlerinin yapılması , hastalığın ilk evrelerinde saptanarak tedavinin olumlu sonuçlar vermesi açısından da büyük önem taşımaktadır.
HPV Tedavisi Nasıl Yapılmaktadır? Tedavide Kullanılan Yöntemler Nelerdir?
Tedavinin amacı siğili ortadan kaldırmaktır. Tedavi seçiminde ; siğil sayısı , boyutu, anatomik yerleşim yeri, hasta seçimi, tedaviye ikincil yan etkiler ön plana çıkar.
Tedavi seçenekleri şu şekilde sıralanabilir ;
-
Elektrokoterizasyon (Domain Surgical's FMX)
-
Cerrahi Eksizyon
-
Kriyoterapi
-
Lazer Uygulaması
-
Medikal Tedaviler
Bunlar arasında en sık uygulanan yöntem ; her bir siğilin yakılması (koterizasyonu)dur. Bu yöntem diğerlerine göre daha kolay ve maliyeti düşük bir yöntemdir.
Domain Surgical Fmwand : Domain Surgical Fmwand cihazı, bazı önemli açık ameliyatlarda kullanılan hastaya daha konforlu bir tedavi imkanı sunan oldukça etkili bir yöntemdir. Domain Tedavisi , diğer koterizasyon işlemlerinde olan , hastanın üzerine plak yerleştirilmesi yada hastanın üzerinden elektrik akımı geçirilmesi gibi nadiren de olsa hastaya zarar verebilecek herhangi bir yan etkisi olmayan çok daha sağlıklı bir tedavi seçeneğidir.
(Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.)
Koter : Koter, kaleme benzeyen yapıda ucu iğneli bir alettir. Siğillerin bulunduğu bölgeye temas ile içinden elektrik akımı geçirilir ve siğillerin bu şekilde kuruması sağlanır. Bu uygulama sırasında lokal anestezi yapılarak bireyin acı hissetmemesi sağlanır. Siğillerin yanması ile kondilom lezyonları azalmış olur. HPV'nin varlığına bir etki yaratmaz.
İlaç Tedavisi : Enfekte olan bölgedeki siğillerin alınması sonrasında , HPV'nin tümüyle vücuttan atılmasının amaçlandığı takviye tedavi yöntemidir.
HPV Bulguları Nelerdir ve Erkekte Ne Gibi Sağlık Problemleri Oluşturur?
HPV ile enfekte olmuş erkeklerde veya kadınlarda bulgular aylar veya yıllar sonra ortaya çıkabilir. Bu nedenle , enfeksiyon etkeni virüsün ne zaman kapıldığı ile ilgili zaman tayin etmek oldukça zordur. HPV vücutta kalıcı hale gelirse genital siğillere veya bazı kanserlere sebep olabilir. HPV'nin bazı insanlarda sağlık problemi oluştururken neden bazı insanlarda oluşturmadığı kesin olarak bilinmemektedir. Eğer karnın alt bölgesinde , peniste , yumurtalıkların (testis) cildinde, makatınızda , siğil , kabartı ve yaralar görürseniz mutlaka bizimle iletişime geçin.
HPV - Kanser İlişkisi Nedir?
Erkeklerde HPV'ye bağlı kanserler sık değildir. Ancak immün sistemi zayıf olan ve anal siğili olan erkeklerde kanser gelişme miktarı diğer durumlara göre fazladır. HPV'nin kendisi kanser değildir ancak hücresel düzeyde oluşturduğu değişiklikler ile özellikle servikal (rahim ağzı), penis, vulva , makat , ağız-boğaz kanserlerine neden olabilir. HPV'ye bağlı oluşan bu kanserler oldukça yavaş gelişirler ve bazen tanı konulması yıllar alabilir. HPV'ye bağlı kanserler erken tanı konulduğunda çoğunlukla tedavi edilebilen kanserlerdir.